duyarkası - ince örtüler altında sarmaş dolaş
duyar kas sabahlığını giymişsin deniz dalgasız pusula ve kerteriz yıkıyorlar alt kat dairenin duvarlarını moloz kokuyor ve sis sıkılırsan ölüm kodla biraz insansı niyetlere in bak bu makine öğrenmesi sistematiği kuantumun değil 0 ya da 1 grinin de var olabildiği bir dünyada şaşırıp yakabiliyorsun dev ellerini duy takabiliyorsun çok az çalabildiğin gitar söküyor usulca söküyor tellerini doğrudan denize yeltenen bir intiharı andırıyor her balyoz sesinde zıplayan tozlar–döşemedeki birikim, kırılan dallarını onaracak o ilkbaharda çimleri sulayacak ipleri sarkıtacak çamaşırlara görüngü diyecek derin bir iç çekerek –yaralara tuz dirlik karalara kabuslara dikilecek kopkoyu ciğerlerine kül ve öfke geçişsiz fiiller geçidi kitaplıkta devrilecek viyadük ve uyanacağız : yüzlerimiz seramik seni orada bırakmak gibi bir burada olmamam birkaç kere aynada dokuz onu konuşalım ayrıca tarih bilincine geliştirilen inanç hiç sayı değil uzaklığı andırıyor sözcükler küre atlastan seçilen ülke plaklar yerli yerinde kırılmamış dalları uzun saçlının kırılmamış kavanoz terliklere sızmamış unufak cam parçaları sesler bitmiyor dijital izler çünkü temporal lob avrupa gezisinde çünkü çıkış yok tıklım tıkış evlerde duyar kas iniyor akşam neden inanamıyoruz göklere gündem maddelerine en acıklısı geleceğe soru soran yanlarını törpülediler bak bir ağacın görmemek için bulutları sıska suları çektiler kesik başı kuyulardan kuzey ülkelerinden melodik death şiir kalp damar hastalıkları orta yerinde gülüşlerin şizoanaliz tükenmiş dünyada ve aşk rezervleri uzmanlar diyor ki yetinmek zorundaymışız artık yalnızca var olan haplarla çatışmalarla insan kollarıyla kopan sahi nerede başlar son bulur nerede suya ve gıdaya erişemeyen bir kıta sahanlığında durdum (+2.80 kotunda değildi) yaklaşıyordu coğrafyama atarken kalp ve debi kayarken eklem ve kemik akıllı ev konsepti konuşkan balkonlar sarı siyah şeritler ‘girilmez’ tabelası gülerken ağlayan surat ya da yeşil yaprak emojisi düşünceler sakıncalı saplantılı adaletsizliği yerleşik kılan klan savaşları kıyım seansları avazları kocaman taşlığında yuttuğu taşla error code bir drone kuş bir tutam taze kişniş parkeleri söküyor fırtına yapıyı şifreleri elektrikle çalışıyor çok acayip süpürüyor hacimleri uyanıyorum tüm kabuslardan kitap okuyorsun yanı başımda şarja takmışsın kediyi gözleri doluyor hataları ayıklayıp yıkmışsın duvarlarımı F5’e basmadan önce soruyorsun: kahvaltı hazırlayalım mı? 2020-2021 / ankara